İSTANBUL’U DOYASIYA YAŞAMAK İÇİN…
İstanbul’un yoğunluğu, kalabalıklığı ve şehrin temposu içerisinde hep koşturduk durduk. Sabah gün ağarmamışken çocuğu okula yetiştirip aynı zamanda sabahki toplantıya yetişme kaygısı içerisinde İstanbul’un bir noktasından diğer noktasına geçmeye çalıştık belki… O ‘an’ zamanı durdurmak istedik belki de, “bizim için dursun ama şu trafik aksın artık” dedik. İstanbul’da dört parçaya bölündük adeta…
Kabul edelim ki bu zamana kadar evimizin konumu hiç fark etmemişti İstanbul için..
Şu an ise Benesta Acıbadem ile İstanbul’un kalbi Acıbadem’de Anadolu yakasından Avrupa yakasına ulaşım ‘an’ meselesi diyoruz. Hayatımızdaki ‘anların’ kıymetini bilerek konumumuzu ve yaşam alanımızı şekillendirmeye çalışırken; düşünün ki bir eliniz Anadolu yakasında bir eliniz ise Avrupa yakasında…
Dört tarafı merkez olan bir yaşam alanı hem de…
Hem yaşamın aktığı hem yaşamın durduğu bir merkez…
Acıbadem’de bir yanınız Üsküdar kız kulesine uzanırken diğer tarafınız batı ile doğuyu birbirine bağlayan 15 Temmuz Şehitler köprüsüne uzanıyor. Diğer yanınız Kadıköy’e uzanırken bir diğer yanınız Gata ormanına komşu oluyor.
İstanbul’un kalbi noktasındaki Acıbadem semti; Küçük Çamlıca’nın güney yamaçlarından Hasanpaşa’ya bir yandan ise Altunizade ve Koşuyolu’na kadar uzanan tarihi ve olukça geniş ve merkezi bir konumda yer alıyor. Toplu taşıma araçlarına yürüme mesafesi; hemen yanı başındaki Akasya AVM’si, şehrin nitelikli hastanelerine yakınlığı ile de bir cazibe merkezi haline geliyor aynı zamanda.
Benesta ise bu noktada sizleri İstanbul’un merkezinde, siz ve sevdikleriniz burada yaşarken şehrin her noktasını ayağınıza getiriyor ve sosyal yaşamınızdaki koşturmaca içerisinde hayatın akışında yorulduğumuz yerde mola verip dinlenebilmenin bir lüks olmadığını gösteriyor…
Benesta Acıbadem’de her ‘an’ınızın kıymetini biliyor…